Evdeyim,
ama evi hatırlamıyorum, seziyorum, yine kiracıyım, yaşıyorum annemle. Evin
elektrik tesisatı yanmış, su tesisatı 2-3 kez patlamış. Eşyalar, duvarlar hatta
kolonlar zarar ziyan. Korkuyla arka odaya gidiyorum, duvardaki döküntüleri
izliyorum. Şimdi elektrikler kesik. “Şarapnel parçası” buymuş diye duvarın
içinden fırlamış bakır-kurşun, tuğla dökülmelere bakıyorum. Aralarında, kırmızı-beyaz
damalı sedef taşları, kırıntıları parçaları görüyorum; bir an seviniyorum
sedefler, çil çil gözüme parlıyor.
Su
tesisatı, birden çok patlamış; bunu nereden biliyorum?, bilmiyorum; sadece
seziyorum. Su çok zarar vermiş, duvarın içinden fırlayan su borusu, yandaki
duvar kolonun, kirişin içinden geçiyor. Şimdi sular kesik; üzerinden epey zaman
geçmiş, akıntıyla oluşan yosun gibi yeşilimsiler sağa sola sarkıyor.
Korkum,
evi dolaştıkça artıyor; ev afet bölgesi gibi, “Bunlar olurken, ben neredeydim?”
diye düşünüyorum, yoksa unuttum mu?
Afetzedeyim.
Ama unutmuşum? Apartman merdivenlerini çıkıyorum, üst kata doğru; tam o sırada,
üst komşunun sesi geliyor; Adam “Zarar neyse evde, karşılarım’ diyor. Kendisini
görmüyorum, yüzünü bilmiyorum; düşünüyorum. 60’lı yaşlarda Oflu evli barklı
adam, birden hatırlıyorum. Merdivenlerde kalmışım, apartmanın zengini diyorum
içimden, “neden bize yardım ediyor?” diye meraklıyım. Neden Oflu? tuhaf geliyor.
Tekrar,
eve dönüyorum. Anneme bakıyorum, beni şaşırtıyor; çok rahat, alışık gibi enkaza,
komşu ile salonda sohbet ediyor. Onun rahatlığı, beni rahatsız ediyor. Diğer
odaya bakınıyorum, ama benim odam değil, bilmediğim yer gibi, virane olmuş.
Korkum artıyor; zaten eskiyken, şimdi daha da eskimiş eşyaların yüzeylerine
dokundukça, dokuya temas ettikçe korkum, endişeye kayıyor.
Nefesim
kesilmeye, daralmaya başlıyorum; Anksiyete geliyor, gözümün önünde endişeden hafif
kararma; uyku ve içimde taşikardi.
Temmuz
2020
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder